

ÇOCUĞUNUZA SINIR YADA KURAL KOYMAYI GÖZÜNÜZDE BÜYÜTMEYİN !
.
ÇOCUĞUNUZA SINIR YADA KURAL KOYMAYI GÖZÜNÜZDE BÜYÜTMEYİN
Özel eğitime muhtaç çocukların gelişimsel
farklılıklarının doğası gereği gelişim alanlarının birinde veya birkaç alanında yaşıtlarına göre
farklılıklar ,gerilikler olabilir. Anne babaların özel bir çocuğa sahip olmanın
getirdiği duygusal çöküntüler ve böyle özel bir çocuğa karşı nasıl
davranacakları ne yapacakları yada ne
yapmayacakları konusunda kafaları genel olarak karışiktır. Bazen de çocukların
yaşamış olduğu bir yığın yaşamsal önem taşıyan cerrahiler sebebiyle çocuğunun diğer alanlardaki gelişimi için
önem taşıyan diğer konuların ötelemek durumunda kalmaktadırlar. Gözlemlediğim ve
ailelerden edindiğim bilgiler doğrultusunda ötelenen
konulardan biri çocuklarına
sınırlar belirlemek ,kurallar koymak konusunda olmaktadır. Az önce saydığım
sebeplerden dolayı özel eğitime muhtaç çocukların ailelerinde sınırlar
konusunda ki genel eğilimler ;
· Katı
sınırlar
· Gevşek
sınırlar
· Tutarsız
sınırlar
· Dengeli
sınırlar
Katı
Sınırlar çizen aileler için şunu açıkça ifade etmek gerekir ki; bu çok da arzu
ettiğimiz bir durum değildir.
Çok katı sınırlar çizen ailelerle konuştuğumuzda bize “çocuğunu disiplin
ettiğini” ifade etmektedirler. Ancak disiplin dediğimizde aklımıza
cezalandırma gelmemelidir. Cezalandırma istenmeyen davranışın önüne geçmez
hatta çocuğu davranışı yapma hususunda
daha yetenekli kılar.
Katı
sınırların olduğu, cezanın temel disiplin yöntemi olarak kullanıldığı ailelerde
çocuğun istenmeyen davranışı geçici olarak durdurulur ama bağımsız problem
çözme, sorumluluk ve otokontrol /özdenetim alma sağlanamamış olur. Çünkü
kararları ebeveynler verir, bütün güç ve kontrol onlardadır. Bu yaklaşım
çocukların öğrenme fırsatlarını yok eder.
Katı
sınırlara örnek davranış
Oyuncaklarını
toplamadığı için 1 hafta oyuncakları ile oynamama cezası
Gevşek Sınırlar
Gevşek
sınırların olduğu izin verici tutuma sahip ailelerde ebeveynler çocuklarını
işbirliği yapmaya ikna edebilmek için sürekli yöntem değiştirip farklı
taktikler uygularlar. Sürekli tekrar eder, hatırlatır, yalvarır, dil döker,
pazarlık eder, müzakere eder ve diğer ikna yöntemlerini kullanırlar. Bütün
bunlar çok geç sonuç verir ve genellikle etkili değildir. En sonunda ebeveynler
sınırları değiştirme ya da tümden vazgeçme aşamasına gelirler.
İzin verici
ebeveynler çocuğun davranışının sonucuna katlanması konusunda kararlı
davranamazlar. Bunun nedeni pek çoğunun iyi niyetli olmasıdır. Çocuklarını
öfkelendirmeden ve üzmeden müdahale etmek isterler. Davranışlarının sonuçlarına
katlanmak zorunda olan çocukların öfkelenip sinirlenmelerinin onları psikolojik
olarak yıpratacağına inanırlar. Bu yüzden de çocuklarını üzgün gördüklerinde
hemen geri adım atarlar. Oysa ki: çocuğumuz özel gereksinimli olsa da
davranışlarının sonucuna katlanmayı öğrenebilir. Eğer davranışlarının sonucuna
katlanmasını engellersek öğrenmelerine de engel oluruz.
Gevşek
sınırlara örnek davranışlar:
Yemek yemeyi
ret eden çocuğa mutfağın çesmesini açarak yada televizyon tablet vb. teknolojik
aletleri açarak yemek yemesini sağlamaya çalışmak
Çocuğun ortalığı dağıtıp toplamadan gitmesine göz yumma
Kendisi
giyinebilen çocuğu giydirme
Yanlış
davranışın kendiliğinden sona ereceğini ummak
Keyfiniz
yerindeyken onaylanmayan davranışa göz yumma
Bekleme
salonunda ordan oraya koşturmak ve annenin buna
göz yumması
Belirgin
Sınırlar
Belirgin
sınırların olduğu ailelerde istenmeyen davranış durur, sorumluluk öğretir ve
onaylanan davranışla ilgili kuralları net bir şekilde iletmemizi sağlar. En
iyisi de bu yaklaşım bize duygular incinmeden, ilişkiler hasar görmeden ya da
güç savaşlarına girmeden amacımıza ulaşma fırsatı verir.
Peki Sınır
Nedir ve Neden Gereklidir?
Sınır koyma;
çocuğun kendi varlığını diğerlerininkinden ayırt etmeyi, haklarının nerede
başlayıp bittiğini anlamasını sağlar. Varlığının ve sınırlarının farkında olan
çocuklar kendilerini ve dış dünyayı daha kolay kavrayabilirler. Bunun nedeni
ise doğru tanımlanmış sınırların çocuklara keşif ve öğrenmeyi güvenle
yapabilecekleri bir alan sağlamasıdır. Çocuklar kuralların uygulanmasında anne
ve babalarının yetkin olduklarını hissettiklerinde ve kendilerini güvende
hissederler..
Unutmayalım
sınırlar ceza amaçlı değildir. Kararlı bir şekilde ve gerçek olanları ifade
eder bir şekilde belirtilmelidir. Kabul edilebilir alternatif bir seçenek sunabilirisniz.
Koyduğunuz sınırı kabul etmek ya da kabul etmemek gerçekten de çocuğa bağlıdır;
ancak ebeveyn olarak sınırı sürekli olarak yürütmek sizin görevinizdir.
Neden
Sürekliliği Olan Sınırlar Oluşturulmalı?
Çocuklara
sürekli olan sınırlar sağlamak onların güvende hissetmesinin yanı sıra
özdenetim geliştirmeyi kolaylaştırır ve en önemlisi tutarsız bir ortamın
doğmasını engeller
Ayrıca
sınırlar ilişkileri belirler: ev çocukları gerçek dünyaya hazırlayan bir eğitim
yeri gibidir. Çocuklar net ve anlaşılır sınırlarla karşılaştığında ilişkiler
hakkındaki kafalarında olan birçok sorunun da cevabını bulmuş olurlar. Genelde
annelerden duyduğumuz “babasına böyle davranmıyor, sadece bana karşı böyle
davranıyor”
Çocuğa Kural ve Sınır Koyarken…Sınırlar anlaşılır ve net olduğu
sürece çocuklar için anlamak ve izlemek daha kolay olacaktır. Uzun karmaşık
cümleler , çocuğunn kendisinden ne istendiğini anlayamamasına ve bu nedenle
kuralı uygulayamamasına neden olur.
Kuralları uygularken anne ve babanın kurala beraber karar vermesi ve kuralı
aynı şekilde uygulamaları önemlidir. Kuralları koyarken anne ve baba olarak
sizler için en önemli ve olmazsa olmaz kuralları belirlemeniz önemlidir..
Ebeveynler tutarsız ve istikrarsız davrandıklarında çocukların çıkardığı sonuç
“kurallar bir defa bozulabildiyse demek ki tekrar bozulabilir” olacaktır. Bu
onlara geçici bir zafer duygusu hissettirse de uzun vadede onların sosyal,
kişilik gelişimleri için çok da
destekleyici bir durum değildir. Kuralların net ve istikrarlı olmadığı evlerde
büyüyen çocukların okulda da ve sosyal hayatta da sıkıntı yaşaması muhtemeldir
Kuralların net olmadığı evlerde büyüyen çocuklarda özellikle kaynaştırma
programına yerleştirdiğimiz zamanlarda sınıfın okulun kurallarına uymada çok zorlandıklarını
görmekteyiz. Çocuğun disiplini okuldan rehabilitasyondan eve doğru gitmez evden
okula veya rehabilitasyona doğru gider.
Nasıl kural koyacağız peki ?
Her evin
kuralı olmalı
Çocuğunuzun sınırlarını öğrenmesini istiyorsanız öncelikle evde en
ihtiyaç duyduğunuz şeylere karşı bir kural listesi hazırlamalısınız. Örneğin,
akşam 09:00'da yatılacak.
Az kural,
çok takip
Tipik gelişim gösteren çocuklarda 3-4 yaş çocuğu için 3 kuralı geçmeyecek
kurallar listesi önerilir genellikle. Sizlerde bu öneri noktasını referans
alarak evde kuralları belirlediğiniz bir liste oluşturabilirsiniz. Yaşa ve
çocuğunuzun performansına göre kural ekleyebilirsiniz.
Eğlenceli kural tablosu
oluşturun
Kural listeniz oldukça
renkli ve görsel materyallerle dolu olsun. Ailedeki tüm üyelerle birlikte
oluşturun ve en görünen yere asın. Kurallara evde herkes uymalı. Sınırları
açıklarken
BİZ denilmesi sınırların
herkes için olduğunu çocuğun anlamasını sağlar!
Her çocuk rutinleri sever.
Ortak
tutumlarda buluşun
Kurallar oluşturduktan sonra takibinde anne babanın aynı tutumda olması
çok önemlidir. Anne 09:00'da yatmasını söylüyor, baba biraz daha televizyon
izlesin diyorsa bütün çabanız boşa gidecektir.
Kararlı
ses tonu ile konuşun
Kuralı isterken yalvarmayın, pazarlık yapmayın,rica ediyorum
gibi kelimeler kullanmayın. Aynı
zamanda Yüksek ses, bağırma, şiddet uygulama, aşırı öfkelenme gibi tavırlar çocuğun
kurala uymasını kolaylaştırmadığı gibi, anne babadan korkmasına neden olur. Bağırmadan kararlı bir ses tonunuzla ifade edin. Bunu yaparken,
çocuğunuzla aynı seviyede olmayı ve göz kontağı kurmayı ihmal etmeyin.
Çocuğunuza
model olun
Sizin de evin bir kuralına uymadığınızı görürse; 'Demek ki kurallar
ihlal edilebilir' der ve tekrar başa döenebilirsiniz.
Davranışının
sonucunu yaşamasını sağlayın
Diyelim ki kuralı tekrarladınız ve çocuğunuz hala uymayı reddediyorsa, davranışın
sonucuna uymasını sağlayın örneğin hava soğuk ve çocuğunuz montunu giymeyi ret
ediyor siz “Peki, üstünemontunu giymediğin ve hava çok soğuk olduğu için, bu
şekilde dışarı çıkmıyoruz” diyerek, davranışının sonucunu yaşamasını sağlayın.
Kreşe ya da okula giderken
montunu giymek istemezse, giymemesinin sonucunu kendisi ödeyecektir.
Hayır demeden 'hayır' deyin
Sınır koyarken çok fazla 'hayır' kelimesini kullanmak çocuğunuzda
aranızda güç mücadelesine sebep olur. Özellikle 2-3 yaş civarlarındaysa 'hayır'
kelimesini söyleme hakkı ona aittir. En azından o öyle düşünmektedir.
Seçenek
sunun
Yeni bir davranış seçeneği
verilir. Verilen seçenek;
Doğal
Mantıklı
Ceza anlamı olmayan
Kabul edilebilir
Olumlu cümlelerle ifade
edilmelidir. Çünkü çocuklar yönergelere
daha çabuk uyarlar.
Puzelle mı yapalım yoksa top mu oynayalım?'
Kısa ve açık cümlelerle konuşun.
Ne kadar kısa cümleler kurarsanız ve istediğiniz şey ne kadar açıksa
çocuğunuzun o şeyi anlaması da o kadar kolaylaşıyor. 'Sana kaç defa dedim şu
oyuncaklarını topla diye, hep böyle yapıyorsun, ben artık çok yoruldum.' gibi
uzun ve sitemkar cümleler yerine 'Oyuncaklarını toplamanı istiyorum' gibi açık cümleler kurun.
Sınır Belirlemenin Üç Basamaklı
“Harekete Geçme Metodu”nu kullanabilirsiniz .Bu metodu örneklerle anlatmak
istiyorum
1 . adım: Çocuğunuzun duygusunu ya
da isteğini kabul edin (sesiniz empati ve anlayış iletmeli). Çocuğunuzun
duygusunu ya da isteğini kabul edin:
" masayı,duvarı boyamak sana eğlenceli
gelmiş olabilir" Çocuk duygularının, isteklerinin ve dileklerinin ebeveyn
tarafından geçerli olduğunu ve kabul edildiğini fark eder. Sadece bu empatiyi
duyarak çocuğunuzun duygularını yansıtmanız birçok kez onun duygusunun veya
ihtiyacının yoğunluğunu azaltır. Tabiî ki zihinsel ve dil düzeyi açısından çok
sınırlı kapasiteye sahip çocuklarda bu ifadeleri anlamış olmasını beklemek çok
gerçekçi olmayacaktır. Bu nedenle dil ve bilişsel gelişimi açısından çok sınırlı çocuklarda sakin
bir ses tonu ile davranışa engel olmak ve elinden boyayı almak yeterli
olabilir.
2. adım. Sınırı ifade edin (belirli
ve net olun—ve kısa sürsün).
"Ama masa veya duvar boyamak için değildir."Yine burada da dil ve
bilişsel düzeyi ağır olan çocuklarda kullanabilceğiniz bir yönerge olacaktır.
3. adım. Kabul edilebilir alternatif
seçenekler hedefleyin (çocuğun yaşına bağlı olarak bir ya da daha çok seçenek
sağlayabilirsiniz).
"Boyama yapmak için resim kağıtlarını (resim kağıtlarını işaret ederek)
kullanabilirsin." Hedef davranışlar, çocuğa kendini kontrol etme
alıştırması yapmak için fırsat tanıyarak, duygularını ya da asıl hareketini
ifade edebilmesi için kabul edilebilir bir çıkış yolu sunacaktır.
Sonuç olarak sınırlar güvenlik sağlar: çocuklar
ebeveynlerinin anne ve
baba gibi davranmalarını bekler. Kararlı olmamıza
ihtiyaçları vardır.
Onlara kesin ve net sınırlar koymamızı beklerler ve buna
güvenirler.